WAP, cep telefonundaki özel internet ortamıdır. Tam bir alternatif olmasa da içeriğe giden yolda bizi kocaman desktop'lardan ve kamburumuzu çıkartan laptop'lardan kurtaran bir medya... Cep telefonu ekranının ufaklığı gibi fiziksel sorunlar, WAP'ı hap niteliğinde içerikler sunmaya zorlayarak ortamın kimyasını da değiştirmektedir. Tamamen içeriğe odaklı bir ortam olmasının operatörlerin WAP'ı ücretlendirme politikasına da  etki ettiği kesin.



Sonuç ne olursa WAP güzel bir ortam ve benim işimi görüyor. Dünyanın geri kalanında ilginç servislerin de lansmanıyla WAP-ARPU'su gitgide artıyor. Belli ki burada gelecek var…



Son zamanlarda WAP sitelerinde gezerken ister Türkçe ister yabancı olsun ciddi bir reklam bombardımanına maruz kalıyorum. Bunun haricinde vereceği hizmetten önce benden data (isim, soyadı vs ) toplamaya çalışan siteler de var. Sanırım burası yavaş yavaş reklam mecrası haline de geliyor. Burası iyice reklam çöplüğüne dönmeden WEB ile WAP arasında ki farkları iyi incelemek ve bazı şeylerin kararını ona göre vermek gerektiğini düşünüyorum.



WEB'i daha çok televizyon ekranına benzetiyorum. Reklam, TV kanalları gibi WEB sitelerinin de (satış yapmayan)  bir numaralı gelir kaynağı. WEB’de bir siteyi gezerken maruz kaldığımız reklamlar bizi pek sinirlendirmez, çünkü bize zarar vermez. Bakarız ya da bakmayız…  TV’lerde olduğu gibi WEB’de reklam verme ücretleri ise sitenin rating'i ile doğru orantılı.



WAP'da ise durum değişiyor. Yazımın başında belirttiğim fiziksel sebeplerden ötürü WAP daha içerik odaklı bir ortam. Operatörlerin kullanıcıyı zaman ya da download/upload miktarlarına göre charge ettiği bu ortamda, reklam ve data toplama gibi aksiyonlarda ciddi mantık hataları oluşuyor.



Dünyanın hiçbir yerinde reklamları görmek için ya da birilerine adını, soyadını, doğum yerini vermek için para ödeyen bir müşteri (son kullanıcı) tarzı yok.



 Operatör bir yandan müşteriyi kullandığı her byte için charge ederken, bir yandan da WAP'ı piyasada tutundurmaya çalışıyor. Bir müşteri olarak ben gezdiğim WAP sitelerinin reklamlarını, browser'ımın download etmesinden ve ekranımda görmekten rahatsızım. Çünkü beni o reklamı görmem için zorlayanlar, bir yandan vaktimi alırken bir yanda da cebimden paramı alıyor. Ya da bir içerik satın alacağım zaman sistemin bana sorduğu soruya vereceğim her cevap için operatöre para ödemem gerek.



 Şimdi "İyi de parayı site sahibine vermiyorsun ki, operatöre veriyorsun." diyenler olabilir. Bende derim ki: "Bana ne! Sonuçta benim cebimden para çıkıyor."



“Hey millet! Bana CRM yapacak isteyenlere bilgilerimi veriyorum, bir de üstüne para veriyorum.” :P



 Müşteri, Servis Sağlayıcı ve İçerik sahiplerinin bu ortamda birbirinden bağımsız kişiler olduğu malum. Ama şu sorunların çözülmesi için ortak paydada buluşulması lazım.



 Eğer strateji "içeriği göre ortam" ise Servis Sağlayıcının (yani operatör) ücretlendirme şekli yanlış, yok eğer strateji "ortama göre içerikse" İçerik Sağlayıcının  reklam politikası yanlış. 



 Peki neler kaybediliyor? İçeriği satın alacak olan müşteri, satış öncesi CRM sorularına (ya da reklamlara) maruz kalıp extra para ödememek uğruna alışverişten vazgeçebilir ya da alışveriş miktarını azaltabilir, kullanım alışkanlığı yaratılmaz, WAP işleyen bir ortam olmaktan çıkar. WAP kullanılmaz. Hem SP'nin (servis sağlayıcı) hem de CP'nin (içerik sağlayıcı) birbirlerini yaşatacak şekilde servis yapması şart.

İçerik sağlayıcılarının yönetimi zor olduğundan operatörlerin ücretlendirme şekillerini değiştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani mevcut zaman ve download bazlı ücretlendirmeden vazgeçilmesi şart ama nasıl?



 Eğer reklam verilmesi ve CRM Data talebi şart ise operatör SP’den bağımsız olarak kendi gelirini düşünmek zorunda. Örneğin XXX YTL'ye sınırsız WAP erişimi belki bu sorunların ortadan kalkmasını sağlayabilir. Ya da ADSL'de olduğu gibi kotalı opsiyonlarda olabilir. Bu şekilde operatör de kazancını garanti altına almış olur. CP'nin de müşteriyi kaçırma korkusu olmaz.



  Eğer burası reklamsız, sadece hap niteliğinde içeriğin, “ürün ve hizmet” satışının olacağı bir mecra olacaksa (bence olması gereken budur çünkü mobilite portatifliği ve efektif olmayı gerektirir) ben buraya daha fazla ödemeye razıyım. Buradaki sorun CP'nin gelir sıkıntısı olur. Kabaca bir çözüm önermek gerekirse; Operatörler kendi müşterilerinin yarattığı trafik oranları ile bahsi geçen sitelere "charge edilen gelirden" yüzde verebilir. Bu şekilde yapılmış win-win ortaklıklar sayesinde ortamın büyük abisi operatörlerin de içeriği (kısmen de olsa) kontrol etmesi mümkün olur. Böylece WAP sitelerinin stratejisi satış yapmanın yanında, ziyaretçiyi sitesinde daha çok tutmak olur. Bu hem CP'nin hem de SP'nin yani operatörün daha çok kazanması anlamına geliyor. Ziyaretçinin ise içeriği daha hızlı ve kolay ulaşmasını sağlayacaktır.



 Mobililte'nin hayatımızda birçok alışkanlığı değiştirdiği kesin. En önemli fark; artık içeriğe eskisi gibi ulaşmıyor olmamız ama içerik bize hala eskisi gibi ulaştırılıyor. Derler ki "Content is the key" ama Refik der ki "Medium is the real key" çünkü “Medium is the Message” (Nurten abla "contact is  the real key" derdi. Aslında o da doğru, ama bu onun hayat görüşüydü galiba )